top of page

KÖK:

Bir sözcüğün aldığı bütün ekler atıldıktan sonra geride kalan anlamlı en küçük parçasına kök denir.

“yırt-ıcı-lar-ın”sözcüğünün aldığı ek atılınca geride “yırt”kökü kalır.

 

Kökteki anlam kelimenin tamamındaki anlamla ilişkili olmalıdır.

"çalışmak" sözcüğünün kökü "çal-" değil, "çalış-" tır.

 

Sözcük kökleri 4’e ayrılır:

 

1)İsim Kökleri:

Ad ve ad soylu olan köklerdir. Bunlar –mek,-mak ekleriyle okunamaz.

Göz, kitap, sarı, baş, çiçek, kalem...

 

2)Fiil(eylem) Kökleri:

Eylem olan köklerdir. Bunlar –mek,-mak ekleriyle anlamlı bir biçimde okunabilir.

Yat-, yürü-, oku-, bil-...

 

3)Sesteş Kökler:

Yazılışları aynı ancak anlamları farklı olan; hem ad hem de fiil olarak kullanılan ve aralarında hiçbir anlam ilişkisi bulunmayan köklerdir.

Gül(gülmek)               diz(dizmek)

Gül(çiçek)                   diz(bacağın bir bölümü)

sol(solmak)                 düş(düşmek)

Sol(yön)                      düş(rüya)

 

4)Ortak Kökler:

Aralarında anlam yakınlığı olan ve hem ad hem eylem olarak kullanabildiğimiz sözcüklerin köküdür.

Kuru(ıslak olmayan)                         kuru- (kurumak)

Boya(boyamaya yarayan madde)      boya- (boyama işi)

 

GÖVDE:

Sözcük köklerine yapım ekleri getirilerek türetilen yeni sözcüklere gövde denir.

Yüksek(kök)  >  yükseklik(gövde)

Sev > sevgi

bottom of page